Bu katiyen bir cinayet değildir.

 Mehmet attığı her adımın bilincindedir, her adımında en azından bir çıkıntıya, bir ağaç köküne hatta bir uçurumdan düşebileceğini göz önüne almalıdır. Eğer elinde sopası yoksa gerekirse emeklemeli, ve karşısına çıkabilecek tehlikeleri olabildiğince atlatmaya çalışmalıdır. Her adımında durabilir gerekirse geri de dönebilir. 

 Ahmet’e geldiğimizde ise burada etik bir eksiklik pek ala bulunabilir ama bilmeliyiz ki;  etik, başka bir yorumlamadan fazlası değildir. Ahmet’in onu kurtarmama nedeni aslında bir motivasyon eksikliğidir ve eksikliğin sebebi onu sevmemesidir. Yaptığımız her davranışın bir motivasyonu vardır özünde. Koltuğumuzdan kalkıp su içmeye gidiyorsak motivasyonumuz susuzluğumuzu gidermektir. Her gün kalkıp işe gidiyorsak motivasyonumuz ayın sonunda para alabilmektir. Her akşam yemek hazırlıyorsak bunun motivasyonu açlığımızı gidermektir. Peki ya bunların hiçbiri olmasaydı, hiç susamayıp acıkmasak, her ay hesabımıza nedensizce para yatsaydı? Halen işe gider miydik, su içer veya yemek hazırlar mıydık?

 Ahmet’in de bu durumda yaşadığı bir motivasyon eksikliğidir.  Mehmet’i sevmez ve kendisi için yararsız,  hatta psikolojik olarak  zararlı olan Mehmet’in ölümüne göz yumması doğaldır.

Rüzgar KÜÇÜK 70